Cumhurbaşkanı Erdoğan “Yaşayan İnsan Hazineleri Ödülleri” programında konuşuyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yaşayan İnsan Hazineleri Ödülleri” programına katıldı.

Burada değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan “12 bin tarihi eserimizi milletimizle buluşturduk.” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

“Bugünlerde sanatkarlarımızın kültür mirasımızı yaşatmak ismine verdiği çabayı son derece değerli buluyorum. Türkiye’nin her vilayetinde yaşayan insan hazinesi kapsamında kaç bedelimiz mevcut. Bu insanlarımız dünyaya eşsiz eserler kazandırıyorlar. Gönülle yapılan, alın teriyle üretilen her şey sanattır, sanat yapıtıdır. Asli değerimize, mirasımıza sahip çıkan insanlarımız da yaşayan birer hazinedir.

Kültürümüzü yaşatan, geniş kitlelere ulaştıran ustalarımızı rahmetle yad ediyorum. Mükafatlarını birazdan takdim edeceğimiz isimleri tek tek söylemek istiyorum. Kendilerine minnettar olduğumuzu bilhassa söz etmek istiyorum. Gösterdiğiniz üstün uğraşlar için ülkem ve milletim ismine teşekkür ediyorum.

Bugünlerde sanatkarlarımızın kültür mirasımızı yaşatmak ismine verdiği çabayı son derece değerli buluyorum. Türkiye’nin her vilayetinde yaşayan insan hazinesi kapsamında birçok kıymetimiz mevcut. Bu insanlarımız dünyaya eşsiz eserler kazandırıyorlar. Gönülle yapılan, alın teriyle üretilen her şey sanattır, sanat yapıtıdır. Asli değerimize, mirasımıza sahip çıkan insanlarımız da yaşayan birer hazinedir.

Kültürümüzü yaşatan, geniş kitlelere ulaştıran ustalarımızı rahmetle yad ediyorum. Mükafatlarını birazdan takdim edeceğimiz isimleri tek tek söylemek istiyorum. Kendilerine minnettar olduğumuzu bilhassa tabir etmek istiyorum. Gösterdiğiniz üstün uğraşlar için ülkem ve milletim ismine teşekkür ediyorum.

Dilimizde ustalık maharet, beceri; beceriklilik manasında kullandığımız hüner sözünün bir manası da sanattır. Sanat da zanaat üzere insanlık tarihi kadar derin bir maziye sahiptir. Asırlar içinde Türk sanatını icra ettik. Sanat stilimiz millet olmamızı sağlayan temel ögelerden biridir.

Nice sanatçı üstadıdımız unutlmaya yüz tutmuş yapıtları aşk ile ayakta tutuyor. Yüreklerindeki aşkı, ellerindeki maharetle birleştiren sanatkarlarımızın Rabbim sayılarını arttırsın, bize yokluklarını göstermesin.

Her şeyin çok süratli tüketildiği bir çağdayız. Teknolojiyle birlikte insanın sanata dair yaklaşımlarında da değişimler gerçekleşiyor. Yapay zekanın hangi işleri yapabildiğini, neleri başarabildiğini kimi vakit heyecan kimi vakit kaygıyla takip ediyoruz. Dijital teknokültür yaygınlaşıyor. Tüketime dayalı sistem mahallî zenginliği, çeşitliliği ya yok saymakta ya da ticari bir meta olarak göstererek içini boşaltmaktadır. Jenerasyondan nesle aktararak bugünlere getirdiğimiz kaç kültür ögesinin ziyan edildiğini görmek bizi ziyadesiyle yaralıyor. Farklı geleneklere sahip çıkmak, maziden atiye köprü kurmak demektir. Tek tipleşmenin varacağı yer kültürel çoraklaşmadır, çölleşmedir.

Milletine zirveden bakan, Batı’dan çok Batıcı zihniyetin Türkiye’nin kültürel bedellerinde açtığı yaralar hala kapanmadı. Cem Karaca’yı, Barış Manço’yu, Kayahan’ı ve daha birçok sanat yıldızımızı bilmeyenleri gördükçe endişeleniyoruz, kendimizi sorguluyoruz. Zira bizler güçlü kültür varlığına sahip bir milletiz. Son 100-150 yılda maruz kaldıkları kültürel soykırıma karşın ecdad yadigarı eserler gönül coğrafyamızın dört bir yayını aydınlatıyor.

Eserlerimizin korunmasını, restore edilerek insanlığa istifade edilmesini sorumluluklarımızdan biri olarak gördük. Kültür mirasımızı yaşatmak ismine değerli faaliyetler gerçekleştiriyoruz. Kurumlarımızın çalışmalarıyla kültür mirasımızı koruyoruz. Yalnızca yurt dışında değil Anadolu’da gizli bulunan kültür hazinesinin bulunması için canla başla çalışıyoruz.

60 yılda tamamlanabilecek arkeoloji çalışmalarını yalnızca 4 yıla sığdırdık. 12 bin tarihi eserimizi ilişkin olduğu bu topraklarla buluşturduk. Nasıl bir ağaç kökleriyle yaşarsa işte biz de köklerimize sıkı sıkı tutunmaya çalışıyor, kıymetlerimize bağlı olmaya çalışıyoruz. Kültür mirasımızın devam etmesi noktasında çok hayati bir rol üstlenmektesiniz. Sizler bizim ulusal kültürümüzü yeşerten hayat pınarlarımızsınız.”

Ayrıntılar geliyor…